Sanat Atölyesi

Sanat Atölyesi/ Sezgin Erdin 

Tüm çocuklar yaratıcıdır.

Yapılması gereken ise, onlara ‘sen yaratıcısın’ mesajını verebilmek, onların istek ve eylemini kırmamaktır. Yaratmak çocukları tatmin eder, kendilerine duydukları güven ve değeri geliştirir. Biz çocuklarda var olan yaratıcılığı ortaya çıkarmak üzere davrandığımızda çocuklar bunu tüm hayatalarına taşırlar.

Resim, çocukların çok sevdiği bir üretimdir. Çünkü kimi zaman sözle ifade edemedikleri iç dünyalarını, resimle kolayca ve direkt olarak ifade edebilirler. Onlar iç dünyaları ile dış dünya arasında kurdukları bağlantıyı kağıda aktarırlar. Bu noktada tüm yapmamız gereken onlara özgürce üretebileceği bir ortam hazırlamak ve sunmaktır.

Çocukları yetenekli, yeteneksiz diye yargılamak yerine, özgün düşünceler üretme ve yaratma konusunda özendirici ve yüreklendirici olmak gerekir. Onların yaptığı resimlere saygı duyarak, inanarak, yaptığı üretimle ilginerek kendilerine olan güvenlerini arttırmalıyız.

İlgisizlik kadar sürekli övülmek ve ödüllendirmekte çocuğu aynı başarıyı tekrar yakalayamama kaygısına sokar. Yaptıkları resimden/sonuçtan öte resim yapma eyleminin kendisi üzerinde durup sürecin, resim yapmanın “ne kadar güzel ve keyifli bir uğraş”, “ne kadar güçlü bir dil/ ifade şekli olduğunu” vurgulayıp, yaratıcılıklarını desteklemeli, eylemlerini övmeliyiz.

Onlara yaptıkları resimler konusunda  ‘İnsan evden büyük olmaz.’, ‘Gökyüzünde balık olur mu?’  “Hiç mavi adam olur mu?gibi bizim bakış açımızdan somut yargılar ve uyarılarda bulunmamalıyız. Onlar dünyayı algıladıkları ve hissettikleri gibi kağıda aktarırlar. Onlardan birer yetişkin gibi resim yapmalarını beklememiz doğru olmaz. Tam tersine soyutlama yeteneklerini desteklemeli ve geliştirmeliyiz.

O zaman daha yaratıcı olduklarını ve ‘ben yapamam’, ‘ben beceremem’ diye düşünmekten uzaklaşıp, ‘ben yaratıcıyım, resim yapabiliyorum’, ‘resim yapmak çok eğlenceli bir şey’ diye düşünerek bastırdığı becerileri ve duygularını ortaya çıkarmak üzere davrandığını gözlemleyebiliriz.

Share